Akademik Veri Yönetim Sistemi
5. ULUSLARARASI BURSA BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR KONGRESİ, Bursa, Türkiye, 1 - 03 Mart 2024, ss.350-351
21.yy’da teknolojik gelişmelerin büyük bir hız kazanması ile birlikte birçok sektör iş süreçlerinin önemli bir kısmını online ortama taşımıştır. Bunun sonucunda uzaktan çalışma, esnek çalışma saatleri gibi esnek çalışma modelleri ön plana çıkmıştır. Eğitim sektöründe de teknolojik gelişmeler, küreselleşme ve Covid 19 pandamisinin etkisiyle uzaktan eğitim modeli sıklıkla uygulanmaya başlamıştır. Özellikle Covid 19 pandemisi ile birlikte yaygınlık kazanan uzaktan eğitim, pandeminin sona ermesinin ardından Yök’ün almış olduğu derslerin %30’ kadarının uzaktan olabilmesi şeklindeki karar ile yüksek öğretim kurumlarında kullanılmaya devam etmiştir. Bu noktada akademisyenlerin uzaktan eğitime yönelik tutumlarını belirlemek ve buna yönelik politikalar geliştirmek önem taşımaktadır. Yapay zekâ kaygısı düşük kişiler genellikle teknolojik değişim ve dönüşümlere daha çabuk ayak uydurmakla birlikte yapay zekâ kaygısının uzaktan eğitime yönelik bakış açısı ile nasıl bir ilişkisi olduğunu bilmek önem taşımaktadır. Son çeyrek asırda teknolojik gelişmelerin hızı dikkate alınacak olursa yapay zekâ ve uzaktan öğrenme kavramlarının önümüzdeki 25 yılda eğitim sektöründe popüleritesini arttıracağı ve öğrenim süreçlerinin yapay zekâ sistemlerine entegre olacağı öngörülebilir. Bu açıdan akademisyenlerin yapay zekâ kaygılarını ve bunun uzaktan öğrenmeye yönelik tutumları ile ilişkisini ortaya koymak önem taşımaktadır. Bu araştırmada veri toplama yöntemi olarak anket yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada akademisyenlerin yapay kaygı düzeylerini ölçmek amacıyla Wang ve Wang (2019) tarafından geliştirilen ve Akkaya vd’ nin 2021 yılında Yapay Zeka Kaygı (YZK) Ölçeği: Türkçeye Uyarlama, Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması isimli makalesi ile Türkçe’ye uyarladıkları yapay zeka kaygısı ölçeği kullanılmıştır. Akademisyenlerin uzaktan öğrenmeye yönelik tutumlarını ölçmek için ise Kisanga (2016) tarafından geliştirilen ve Biçer’in 2019 yılında ‘’E öğrenmeye yönelik tutum: ölçek uyarlaması çalışması’’ isimli yüksek lisans tezi ile Türkçe’ye uyarlanan e-öğrenmeye yönelik tutum ölçeğinin 23 maddelik son hali kullanılmıştır. Araştırmada kolayda örnekleme yöntemi kullanılmış olup araştırmanın örneklem grubunu Türkiyedeki üniversitelerde çalışan akademisyenler oluşturmuştur. Bu kapsamda Türkiye genelinde 241 akademisyene araştırmanın ölçekleri online olarak ulaştırılmış ve veri toplanıştır. Araştırmada akademisyenlerin yapay zekâ kaygısı ile uzaktan eğitime tutumları arasındaki ilişkiyi tespit etmek için korelasyon testi kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda akademisyenlerin yapay zekâ kaygıları ile uzaktan öğrenmeye yönelik tutumları arasında negatif yönlü orta şiddetli ve anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir.