DOĞADAN İLHAMLA AKILLI TEKNOLOJİLER: SÜRDÜRÜLEBİLİR YENİLİKTE BİYOMİMİKRİ VE YAPAY ZEKÂ


Sivaslıoğlu F., Gürsoy G.

5. ULUSLARARASI DİJİTAL İŞLETME, YÖNETİM VE EKONOMİ KONGRESİ, Mersin, Türkiye, 24 - 25 Ekim 2025, ss.21-22, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Mersin
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.21-22
  • İstanbul Gelişim Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Yunanca bios (hayat) ve mimesis (taklit) sözcüklerinden türeyen biyomimikri, canlıların milyonlarca yıl içinde geliştirdiği verimli, dengeli ve esnek çözümleri teknolojiye uyarlamaya çalışmaktadır. Amaç, doğadaki mekanizmaları taklit ederek daha etkin, çevik, dayanıklı ve sürdürülebilir sistemler geliştirmektir. Termit yuvalarından esinlenen pasif havalandırma sistemleri veya lotus yaprağından uyarlanan su itici yüzeyler bu yaklaşımın dikkat çekici örneklerindendir. Günümüzde doğal kaynakların aşırı tüketimi ve sanayileşmenin çevresel etkileri, doğadan ilham alan yenilikçi yaklaşımların geliştirilmesini kaçınılmaz kılmakta; bu yaklaşımlar çevresel, ekonomik ve toplumsal sürdürülebilirliğe yönelik önemli katkılar sunmaktadır. Bu çerçevede, biyomimikri ile yapay zekâ arasındaki etkileşim yalnızca doğadan esinlenen teknolojilerin tasarlanmasını değil, aynı zamanda söz konusu çözümlerin büyük veri analitiği ve makine öğrenmesi gibi yöntemler aracılığıyla veri odaklı optimizasyon, modelleme ve simülasyon süreçleriyle desteklenerek daha etkin ve uygulanabilir hale getirilmesini de mümkün kılmaktadır. Bu çalışmada biyomimikri ile yapay zekâ entegrasyonu disiplinler arası bir perspektiften ele alınmaktadır. Çevresel boyutta enerji verimliliğinin artırılması ve karbon ayak izinin azaltılması hedeflenirken, ekonomik boyutta biyomimetik pazarın küresel ölçekte 2023 yılında 41,8 milyar ABD doları düzeyine ulaştığı ve 2032 yılına kadar 72,7 milyar ABD doları seviyesine erişmesinin öngörüldüğü; Türkiye biyomimetik teknoloji pazarının ise 2024 yılında yaklaşık 67,9 milyon ABD doları değerine ulaşarak %6,2 oranında bir büyüme potansiyeline sahip olduğu görülmektedir. Toplumsal boyutta ise akıllı şehircilik, sağlık teknolojileri ve sürdürülebilir mimari uygulamalar dikkat çekmektedir. Biyomimikri ile yapay zekânın entegrasyonu, sürdürülebilir yenilik için önemli bir fırsat sunmakta; enerji verimli mimari tasarımlar, atık yönetiminde optimizasyon, biyomedikal cihaz geliştirme ve akıllı şehir altyapıları gibi alanlarda uygulanabilir çıktılar üretme potansiyeli taşımaktadır. Bu çalışmada, disiplinler arası kurgu kapsamında biyomimikri örnekleri ve yapay zekâ uygulamaları karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir. Çalışmada literatür taraması, veri analitiği raporları ve sektör istatistikleri incelenmiştir. Bu bağlamda, çalışmanın alan yazına yalnızca farkındalık kazandırmakla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda disiplinler arası düzeyde kuramsal bir katkı sunması ve pratik uygulama açısından yeni bir perspektif geliştirmesi hedeflenmektedir.

Derived from the Greek words bios (life) and mimesis (imitation), biomimicry seeks to adapt the efficient, balanced, and resilient solutions developed by living organisms over millions of years into technological innovation. Its core purpose is to replicate natural mechanisms to design systems that are more effective, sustainable, and adaptive. Notable examples include passive ventilation inspired by termite mounds and water-repellent surfaces modeled after lotus leaves. In the contemporary context, the overconsumption of natural resources and the environmental burdens of industrialization make the development of nature-inspired approaches inevitable. Such approaches provide significant contributions to environmental, economic, and social sustainability. Within this framework, the interaction between biomimicry and artificial intelligence (AI) extends beyond the design of nature-inspired technologies. By incorporating big data analytics and machine learning, AI enables data-driven optimization, modeling, and simulation, thereby enhancing the efficiency and applicability of biomimetic solutions. From an environmental perspective, this integration contributes to energy efficiency and carbon footprint reduction. Economically, the global biomimetic market was valued at USD 41.8 billion in 2023 and is projected to reach USD 72.7 billion by 2032. In Turkey, the biomimetic technology market reached approximately USD 67.9 million in 2024, with a growth potential of 6.2 percent. From a societal perspective, applications emerge in smart urban planning, healthcare technologies, and sustainable architecture. This study addresses the integration of biomimicry and AI from an interdisciplinary standpoint. By comparatively analyzing examples and applications, supported by literature review, data analytics, and sectoral statistics, it emphasizes both theoretical and practical contributions. The findings suggest that the convergence of biomimicry and AI offers a pathway for sustainable innovation, with potential applications in energy-efficient architectural design, optimized waste management, biomedical device development, and smart city infrastructures. Thus, the study aims to contribute not only to awareness but also to interdisciplinary scholarship and applied perspectives in sustainability studies.