COVID-19 SALGINI HALKIN BESİNLERE OLAN İLGİSİNİ NASIL ETKİLEDİ?: GOOGLE TRENDS ANALİZİ


Bayram H. M., Ozturkcan S. A.

Uluslararası Sağlık Bilimleri Kongresi, İzmir, Türkiye, 10 - 11 Kasım 2023, ss.5-6

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.5-6
  • İstanbul Gelişim Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Bu çalışmanın amacı, Türkiye örneğinde, Covid-19 salgını yaşandığı günden bugüne kadar halkın Hastalıkların, Yaralanmaların ve Risk Faktörlerinin Küresel Yükü çalışmasının belirlediği 15 farklı besine olan ilgisini araştırmaktır. Gereç- Yöntem: Bu çalışma bir infodemiyolojik araştırma olup, Google Trends arama motoru kullanılarak 11.03.2020 ile 01.10.2023 yılları arasında geriye dönük verilerden yararlanılarak gerçekleştirilmiştir. Veriler SPSS 24.0 programı ile değerlendirilmiştir. Jonckheere–Terpstra testi, ilgili terimlerin göreceli arama hacimleri (RSV) için istatistiksel farkı belirlemek için kullanılmıştır. Bulgular: En çok artış gösteren besin terimi “Şekerli içecekler” (%279.29 artış, ZJT: 2.613, p: 0.009) olup, bunu “Kalsiyum” (%71.09’luk artış, ZJT: 4.313, p< 0.001), “Kırmızı et” (%44.86’lık artış, ZJT: 4.343, p< 0.001) ve “Sodyum” (%42.22’luk artış, ZJT: 4.302, p< 0.001) takip etmiştir. Bazı değişiklikler COVID-19 salgınıyla ilgili görünmese de (meyve, sebze, kurubaklagil, tam tahıllar, kuruyemiş, süt, işlenmiş et, omega-3 ve çoklu doymamış yağ asitleri), halkın meyve, sebze, kurubaklagiller, tam tahıllar ve life olan ilgisi özellikle ilk karantina döneminde artmıştır. Bununla birlikte istatistiksel olarak sadece “Lif” (%69.63’luk azalma, ZJT: -3.234, p: 0.001) karantinanın ilk dönemlerinde en yüksek arama trendine ulaşarak karantina sonrası azalan bir trend göstermiştir. Sonuçlar: Türk halkının belirli besin kategorilerine olan ilgisi incelenen dönem boyunca önemli değişiklikler geçirmiştir. Covid-19 salgını döneminde sadece “Lif” teriminde artış görülmüş olup, günümüze kadar ki süreçli azalan trend göstermiştir. Tersine “Şekerli içecekler”, “Kalsiyum”, “Kırmızı et” ve “Sodyum” terimleri karantina başlangıcından günümüze kadar artan bir trend göstermiştir. Sonuç olarak, bu etkilerin süresini ve yönünü değerlendirmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. 

Objectives: The aim of this study was to investigate the public's interest in 15 different foods identified by the Global Burden of Diseases, Injuries, and Risk Factors Study since the Covid-19 pandemic in Turkey. Materials - Methods: This study is an infodemiological research and was carried out using retrospective data between 11.03.2020 and 01.10.2023 using the Google Trends search engine. The data were evaluated with SPSS 24.0 programme. The JonckheereTerpstra test was used to determine the statistical difference for the relative search volumes (RSV) of related terms. Results: The nutrient term with the highest increase was "Sugar-sweetened beverages" (279.29% increase, ZJT: 2.613, p: 0.009), followed by "Calcium" (71.09% increase, ZJT: 4.313, p< 0.001), "Red meat" (44.86% increase, ZJT: 4.343, p< 0.001) and "Sodium" (42.22% increase, ZJT: 4.302, p< 0.001). Although some changes do not appear to be related to the COVID-19 pandemic (fruit, vegetables, legumes, whole grains, nuts, milk, processed meat, omega-3 and polyunsaturated fatty acids), public interest in fruit, vegetables, legumes, whole grains, and fibre increased, especially during the first quarantine period. However, statistically only “Fibre” (69.63% reduction, ZJT: -3.234, p: 0.001) showed a decreasing trend after quarantine, reaching the highest search trend in the early quarantine period. Conclusions: The Turkish public's interest in certain food categories has undergone significant changes throughout the period analysed. During the Covid-19 pandemic period, only the term "fibre" has increased and has shown a decreasing trend until today. Conversely, the terms "Sugar-sweetened beverages", "Calcium", "Red meat" and "Sodium" showed an increasing trend from the beginning of the lockdown to the present day. Consequently, further studies are needed to assess the duration and direction of these effects.