Kömür madenciliği, ülkemizde kazanın ve meslek hastalıklarının en çok görüldüğü, birçok risk içeren ve üzerinde önemle durulması gereken bir sektördür. Çalışma koşulları oldukça güç olan bu sektörün en büyük eksikliklerinden birisi ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği çalışmalarının bu sektörde tam anlamıyla uygulanamamasıdır. Gerçekte iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanabilmesi için öncelikle iş sağlığı ve güvenliği bilinci oluşmalıdır. Anayasada, kanunlarda ve tüm iş sağlığı ve güvenliği mevzuatındaki hukuki mevzuatlar ne kadar iyi düzenlenmiş olursa olsunlar, 2017 yılında yaşanan kömür madeni faciaları bu sektörde bir taraftan işverenlerin diğer taraftan sosyal paydaşların ve devletin el ele vererek kalıcı çözümler üretmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
Coal mining is a sector that has a lot of risks and needs to be emphasized in the
most widespread and occupational diseases in our country. One of the biggest deficiencies of this sector, which has a very difficult working conditions is that the occupational health and safety studies in our country can not be fully implemented in
this sector. First of all, occupational health and safety awareness needs to be established in order to provide job security in real sense. No matter how well the legal
legislation introduced in the Constitution, in the legislation and in all work safety
legislation, the coal mine disaster that took place in 2017 revealed that the employers from one side and the social stakeholders from the other side and the state
should cooperate to produce permanent solutions in this sector