Akademik Hassasiyetler, cilt.11, sa.26, ss.467-485, 2024 (TRDizin)
Tahran-Şam ilişkileri 1946 yılında Suriye’nin bağımsız bir devlet olarak tarih
sahnesine çıkmasıyla başlamıştır. Ancak bu ilişkiler Şah döneminde ilerleme
gösterememiştir ve özellikle 1979 Humeyni Devrimi’ne kadar giden süreçle beraber
ilişkilerde yeni bir dönem ortaya çıkıyordu. İran-Irak Savaşı sırasında Suriye, Baas
rejimi Arap ülkeleri arasında birliği savunmasına rağmen, Arap dünyasında
Tahran'ın yanında yer alan tek ülke oldu. İran’da Humeyni rejiminin iktidara gelmesi
sonucunda Suriye’de Baas partisiyle ilişkilerini geliştirme yoluna gitmiştir. Özellikle
2011’e kadar giden süreçte İran ve Suriye ilişkilerine dikkat edildiğinde en önemli
faktörler jeopolitik çıkarlar, Şam’ın İran’ın Saddam iktidarıyla yaşadığı savaşta
Tahran’ı desteklemesi ve karşılıklı çıkarlar doğrultusunda oluşmuştu. Örneğin,
Suriye'nin İsrail, Lübnan ve Irak ile olan sınırları, Suriye'nin İran için jeostratejik
önemini ortaya koymaktadır. Başka bir deyişle Suriye, Lübnan Hizbullah'ına lojistik,
mali ve askeri destek koridoru olarak İran için bir ileri karakol işlevi görmüştür.
Ancak bu durum 2011 yılında Suriye’de Beşşar Esed rejimine yönelik gelişen
protestolarla büyük bir iç savaş krizine tırmandı ve bu tablonun neticesinde İran bu
iç savaşın bir aktörü haline gelmiştir. İran, Suriye’de gelişen bu savaş karşısında
Baas iktidarını desteklemiştir. Özellikle “İran’ın ideolojik farklılıklara rağmen Esed’i
desteklemesiyle beraber Şam-Tahran ilişkileri yeni bir döneme mi girdi?” sorusunun
ele alındığı bu çalışmada jeopolitik hususların, askeri gelişmelerin, İran’ın nükleer
faaliyetlerinin ve stratejik unsurların ikili ilişkilerde etkisi irdelenmiştir.