Surgical Approaches to the Posterior Fossa Epidermoid Tumors


KAYA A. H., DAĞÇINAR A.

Türk Nöroşirürji Dergsi, vol.27, no.1, pp.82-85, 2017 (Peer-Reviewed Journal) identifier

  • Publication Type: Article / Review
  • Volume: 27 Issue: 1
  • Publication Date: 2017
  • Journal Name: Türk Nöroşirürji Dergsi
  • Page Numbers: pp.82-85
  • Istanbul Gelisim University Affiliated: No

Abstract

Epidermoid tumors are benign and slowly growing congenital lesions which are thought to originate from ectopic remnants of epidermal elements during neural tube formation between the third and fifth weeks of embryonic life. They represent 0.3% to 1.8% of all primary intracranial tumors. Epidermoid tumors are usually located in cerebellopontine angle, parasellar region, middle cranial fossa, diploid space in skull, spinal canal and rarely intracerebral. To distinguish epidermoid tumors from other intracranial lesions, appropriate neuroimaging tools should be utilized. Diffusion-weighted magnetic resonance imaging is definitive for the diagnosis. Mollaret's meningitis, a recurrent aseptic inflammation, is known to be associated with epidermoid tumors. Although total resection of these tumors is the definitive treatment to prevent recurrence, it is not always possible to complete resection of the capsule which is firmly adherent to neural and vascular elements within the subarachnoid space. According to Yasargil, radical resection is possible via retrosigmoid suboccipital approach in most cases; even when they spread out of posterior fossa. Because of their tendency to grow up through basal cisterns, epidermoid tumors provide a relatively convenient space for resection by widening the surgical corridor. Combination with supraserebellar infratentorial approach would give opportunity to reach mesencephalic, pineal, parasellar and temporobasal regions. In some cases, using endoscopic assistance with microscope could be useful for better exposition of the tumor.
Epidermoid tümörler, embriyonik yaşamın 3. ve 5. haftası arasında nöral tüp kapanma aşamasında epidermal hücrelerin ektopik kalıntılarından meydana geldikleri düşünülen, benign karakterde ve yavaş büyüyen konjenital lezyonlardır. Tüm primer beyin tümörlerinin %0,3 ile %1,8'ini oluştururlar. Yerleşim yerleri sıklıkla serebellopontin köşe, parasellar bölge, orta kranial fossa, kafatasındaki diploik alanlar, spinal kanal ve nadiren intraserebral bölgedir. Epidermoid tümörleri diğer intrakranial lezyonlardan ayırmak için uygun nöroradyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılmalıdır. Difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntüleme tanı için belirleyicidir. Rekürren bir aseptik inflamasyon olan Mollaret's menenjiti, epidermoid tümörlerle ilişkili olarak bilinir. Bu tümörlerin total rezeksiyonu rekürrensin önlenmesinde asıl tedavi yöntemi olsa da, subaraknoid alandaki nöral ve vasküler elemanlara sıkıca yapışmış olan kapsülün tam rezeksiyonu her zaman mümkün olmamaktadır. Yaşargil'e göre, posterior fossa dışına uzanım gösteren tümörler de dahil olmak üzere pek çok olguda retrosigmoid suboksipital yaklaşımla total rezeksiyon mümkündür. Bazal sisternler boyunca büyüme eğilimleri olduğu için, epidermoid tümörler cerrahi koridoru genişleterek rezeksiyon için nispeten elverişli bir alan sağlarlar. Supraserebellar infratentorial yaklaşım ile kombinasyon, mezensefalik, pineal, parasellar ve temporobazal bölgelere ulaşma olanağı sağlayacaktır. Bazı olgularda mikroskop yaklaşım ile birlikte endoskopik asistansın kullanılması tümörün daha iyi görüntülenmesini sağlayabilmektedir.