Bu makalede Türk siyasi hayatına üçüncü Parti olarak başlayıp uzunca bir sürede öylegiden, önce Cumhuriyet Halk Partisi daha sonra ise Demokrat Parti ile kıyasıya birmücadeleye giren Millet Partisi ve kapatılmasının akabinde yeniden kuruluşundaki adıylaCumhuriyetçi Millet Partisi’nin siyasi serüveni partinin ideolojik duruşu da nazara alınarakincelenmiştir. Günümüzdeki Milliyetçi Hareket Partisi’nin de hem ideolojik hem de teşkilatbakımından “atası” durumunda olan bu partiler, özellikle Mareşal Fevzi Çakmak ve de OsmanBölükbaşı’nın kişiliğinde yoğurulmuş, bilhassa da Bölükbaşı’nın siyasi serüvenine çatıolmuşlardır. Dönemin egemen partilerine karşı girişilen bu mücadelede karşılarında yer yerdevletin değişik enstrümanlarını da bulan bu siyasi yapı, milliyetçi tutumundan ise hiçbirzaman vazgeçmemiştir. Bir türlü gelmeyen seçim galibiyeti her ne kadar zaman zaman muhtelifsıkıntıların müsebbibi de olsa en azından 1960 ihtilaline kadar giden sürede parti tek bir vücuthalinde kalmıştır. Oluşan bu parti Türkiye’nin iki partili bir siyasal sisteme geçmesiniengelleyerek Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde önemli bir mihenk taşı olmuştur.
This article investigates the Nation Party which started its political life as ‘the third party; competed fiercely with Peoples’ Republican Party and Democrat Party and the Republican Nation Party which was established after the enclosed closure of the Nation Party taking its ideological stances into consideration. These parties, as the ancestors of the modernday Nationalist Movement Party, was founded on two charismatic leaders: Field Marshall Fevzi Cakmak and Osman Bolukbasi whose entire political career were under the roof of the Nation Party. The Nation Party did not give up the struggle even though it had to fight against the state apparatus. Even though it was never elected as the first party, the Nation Party remained intact and was a considerable political force until the mid-1960s. This party was an important foundation stone for the democratization process in Turkey since the existence of this party prevented Turkey from having a two-party political system.