Jeopolitik Risk, Kredi Temerrüt Takası ve Ekonomik Büyüme Finansal Hizmetlere Güvenin Nedeni Midir? Türkiye Örneği


Demirel S.

Turkish Studies - Economics, Finance, Politics , cilt.18, sa.4, ss.1331-1350, 2023 (Hakemli Dergi)

Özet

Jeopolitik risklerin, kredi temerrüt takasının ve ekonomik büyümenin finansal hizmetlere olan güveni nasıl

şekillendirdiğini anlamak, finansal istikrarın ve sürdürülebilir ekonomik büyümenin sağlanması için önemlidir.

Bu çalışmada, jeopolitik risk, kredi temerrüt takası ve ekonomik büyümenin finansal hizmetlere güvenin nedeni

olup olmadığı Türkiye örneği kapsamında araştırılmıştır. Çalışmanın veri seti, Türkiye’nin GSYİH büyüme

oranı, Jeopolitik Risk Endeksi ve Kredi Temerrüt Takası değişkenlerinin Finansal Hizmetler Güven Endeksi

üzerindeki etkisini gözlemlemek üzere 2012’nin üçüncü çeyreğinden 2023’ün ilk çeyreğine kadar olan 43

çeyrek dönemi kapsamaktadır. Çalışmada iki aşamalı bir metodoloji kullanılmıştır. Öncelikle değişkenlerin

ham formları arasındaki simetrik nedensellik ilişkileri Hacker ve Hatemi-J (2006) testi ile analiz edilmiş, daha

sonra değişkenlere ait pozitif ve negatif bileşenler arasındaki asimetrik nedensellik ilişkileri Hatemi-J (2012)

testi kullanılarak incelenmiştir. Hacker ve Hatemi-J (2006) Simetrik Nedensellik Testi bulgularına göre,

jeopolitik riskten finansal hizmetlerdeki güvene doğru %10 anlamlılık düzeyinde tek yönlü bir nedensellik

olduğu tespit edilmiştir (3,164>2,798). Hatemi-J (2012) Asimetrik Nedensellik Testi bulgularına göre yalnızca

CDS’nin negatif şokundan FHGE’nin pozitif şokuna doğru ve FHGE’nin pozitif şokundan CDS’nin negatif

şokuna doğru bir nedensellik ilişkisinin olduğu tespit edilmiştir. Bu durum, Türkiye’de FHGE ile CDS arasında

asimetrik bir nedensellik ilişkinin varlığına işarettir. Başka bir söylemle, FHGE ile CDS arasında doğrudan bir

nedensellik ilişkisi söz konusu değilken, bileşenleri üzerinden bir nedensellik ilişkisi bulunmaktadır. Diğer

taraftan ne GDP’nin ne de GRI’nin bileşenlerinden FHGE’nin bileşenlerine doğru bir nedensellik ilişkisi

saptanamamıştır.